07 Mayıs 2006

Barış Manço'nun Japonya konseri

Bugun internette dolanirken Videos of Turkey sitesinde Barıs MANCO in Japan baslikli videoya rastladim. Tanitim resmi beni adeta soke etti: Cunku iste Barış Manço Soka Gakkai lideri Daisaku Ikeda ile kucaklasiyordu, ve Ikeda-san'in elinde Turk ve Soka Gakkai bayraklari vardi.

90"li yillarda Barış Manço'nun Japonya konserleri cok buyuk sukse yapmisti. Barış Manço'nun ununun taa Japonyalara kadar gittigini soyleyip Turk popunun gucunden bahsedenler vardi. Buna hala inaniliyor saniyorum.

Isin icinde baska seyler oldugunu soyleyenler de cikti. Ama simdi biliyoruz ki, aslinda Barış Manço konserler zinciri Soka Gakkai tarafindan duzenlenmisti. Salonlari dolduran pek cok orta yasli teyze ve amca da Soka Gakkai "muridi"ydi. Konser videosu bunun en guzel kaniti. Salondaki Soka Gakkai'nin Romanya bayragina benzer bayragina dikkat edin. En son sahne en can alicisi: Barış locada Daisaku Ikeda ile kucaklasmadan once avucundaki yazilari okuyor: "banzai toruko" (yasasin Turkiye), "Ikeda kaicho banzai" (yasasin Ikeda baskan).

Soka Gakkai Japonya'daki orgutlu Budist bir dini organizasyon. Muritleri milyonlar seviyesinde. Tam olarak ne sekilde finanse edildiklerini bilmiyorum, ama uye olanlardan buyuk miktarda bagis toplandigini, budizme ait belli sembollerin ve ibadet araclarinin da yuksek fiyatla satildigini biliyorum. Soka Gakkai'in yayin organi SGI-Soka Gakkai International (SGI) web sitesinde soyle deniyor: "SGI-Soka Gakkai International (SGI) is a Buddhist network that actively promotes peace, culture and education through personal change and social contribution." Soka Gakkai ayni zamanda Japonya'nin 3. buyuk partisi ve Koizumi'nin koalisyon ortagi New Komeito'nun kurucusu. Kometo'nun web sitesindeki FAQ'da de bu konuya aciklik getiriliyor.

Soka Gakkai'nin konserleri duzenledigi SGI'da yazili. Barış Manço konserleri haberi SGI'da su baslikla altinda verilmis: "An overview of the global activities of SGI-affiliated cultural and educational institutions." Yazinin devaminda Barış Manço konserleri tanitilmis. Soka Gakkai icin kendilerini tanitma ve dunya evrensel kultur degisimine katki firsati. Muritler icin birlik beraberlik yaratma firsati.

Yalnis anlasilmasin. Barış Manço'yu cok severim, sarkilerini da kendisini de. Cocuklugumun bir parcasi. Soka Gakkai tarafindan konser vermek icin davet edilmesi de buyuk bir basari. Ama Japonya "basarisinin" gercegini de unutmamak gerek. Barış Japonya'da unlu degildi, simdi de degil. Olay biraz "al gulum ver gulum" davasi.

17 yorum:

Adsız dedi ki...

Merhaba;

Yorumumu okuduktan sonra bu başlık ile ilgisi olmadıgını anlıyacaksınız ama en son konu bu oldugu + yorumları okudugunuzu tahmin ettigimden mail atmaya üşenerek yorum yazmak istedim.

Commoncolor daki yazılarınızada yorum yapmamızın yolu yokmu? sistem bunu engelliyormu yoksa sistem içerisinden yorum yapmayı kapattınızmı...

Az önce "Trükiyeden her dönüşte biraz daha" başlıklı yazınızı okudum ve yorum yapmak istedim : ( Malesef yapamadım...

Kendinize iyi bakmanız dilegiyle.
(there)

Taylan dedi ki...

Commoncolors icin de yorum yapmak istemenize sevindim. Ozellikle de cok icten ve hissederek yazdigim o son blog icin.

Commoncolors'u yoruma acmamistim. Bununla ilgili bir kac nedenim var. Birincisi baslangicta ne kadar okuyucu alacagimi bilememem. Yoruma acmak ama yorumsayisinin surekli sifirda kaldigini gormek hem uzucu hem de iyi bir izlenim yaratmiyor. Ikinci nedenim de ilk sayfadaki dizaynin yorum sayisi vb.yi kaldirip kaldirmayacagi. Sanirim bu ikinisi icin bir iki deneme yapmam ve nasil olacagini gormem gerekiyor.

Birinci nedenimle ilgili ne dusunuyorsunuz?

Adsız dedi ki...

Aslında düşününce size anlıyabiliyorum çünkü o an için içten yazmış oldugunuz (son) yazıya o an içimden gelenlerle yorum yapmak istemek isteyişim ancak yoruma açık olmadıgını gördügümde ise üşenip gördügünüz mesajı mail yerine buraya yazmak gibi bencilde bir duyguya kapıldım, ama tüm iyi niyetimle girilmiş bir bencillik : )

birinci nedenle ilgili ne düşünüyorum?

Açmış oldugu blogdaki yazılara bir iki yorum (hatta bazılarında sıfır) geldigini görünce aniden kapatan biriyim. Kötü bir davranış biliyorum ama sadece anlatmak istediklerim için başladıgım bu yolda sanırım karşıdan da birşey beklemişim. Şuansa sadece yazıyorum...

Bu durumda böyle kalması yani yorumlamaya açılmadan kalması daha mantıklı olandır : ) Ben üşenmeyip mail ile iletişime başlamayı görenmeliyim...

Yeni yazılarını okumak dilegiyle.
Kolay gelsin.

Taylan dedi ki...

Commoncolorsdakiler icin belki de bir email form ya da guestforum acarim, o zaman email gondermek icin email programini acmak falan gerekmez.

Emailinize emaille yanit yazarim.

Turkcede cok yogun yorum alan blog pek gormedim zaten. Eh zaten benim yazidigim konular oldukca "genel ilgi alanlarinin" disinda. Cok yorum beklememistim.

Ceren Cura Eraslan dedi ki...

Merhabalar,

Blogunuz cok hosuma gitti. Okudukca neden daha once gormemisim dedim. Bir sorum olacak agustos basinda Tokyo'ya gitme ihtimalim var, hava sicakligi nasil oluyor o donemde? Cok nemli ve gezilemeyecek kadar sicak mi?

Iyi gunler,

Ceren

Taylan dedi ki...

Hosunuza gittigine sevindim. Okunmak bile guzel birsey! Augustos basi genelde sicak ve nemli olur. Gezilmeyecek kadar degil, ama nem ve sicak oldukca yorar insani. Eger seceneginiz varsa Eylul sonundan Kasim sonuna kadar olan zamani tercih edin derim.

Bu sene hava biraz garip. Yagmur mevsimi hala devam ediyor. Su aralar serin. Onumuzdeki haftaya kadar da yagmurun devam edecegi, sicakligin 27-28 derece olacagi tahmin ediliyor.

Iyi geziler!

Adsız dedi ki...

Selamlar
Verdiğiniz linkte Türkiyenin İngilizce tanıtımını veren bir video çıkmakta.Acaba bir hata mı var linkte onu merak ediyorum.
Bu arada blog unuzu çok beğendim.(Niye bu kadar geç buldum ki?)Lütfen daha çok anlatın oraları ve oraların insanlarını...

(Burada ki..)

Adsız dedi ki...

Barş Manço ile ilgili asılsız değerlendirmeler ve yorumlar okumuştum; fakat böyle bir saçmalığı daha önce okuduğumu hatırlamıyorum. Barış Manço'nun Japonya macerasına herhâlde birileri ancak bu kadar çamur atmaya çalışabilir. Fakat güneş balçıkla sıvanmıyor. Bir sanatçı ve bir aydın kimliğiyle Barış Manço'nun, Uzak Doğu'dan Ekvator'a; Ekvator'dan kutuplara kadar olan dünya serüveninin Türkiye tarihinde bir örneği daha yoktur.
Yazıyı yazan arkadaş bir de, "Yanlış anlaşılmasın...", diyor. Bir Türkçe öğretmeni olarak daha nasıl anlaşılacağını da merak ediyorum. Ya anlatmak istediğini anlatamamış ya da anlattığını sanmış bir sözde yazar var karlşımızda.
Son olarak başta yazıyı yazan arkadaşım olmak üzere, herkese kendi değerlerine sıkıca sarılmasını tavsiye ediyorum.

Saygılar

Taylan dedi ki...

28 Nisan'da "isimsiz" rumuzuyla yazan Türkçe öğretmeni okuruma:

Kusurabakmayın. 13 yıldan sonra her zaman doğru Türkçe'yi kullanmak kolay olmuyor. Ayrıca benim yazar olmak gibi iddiam da yok. Blog yazmak da ne bana ne başkalarına yazarlık payesi veriyor.

Barış Manço'yu çok sevdiğiniz ve takdir ettiğinizi anlayabiliyorum. Ben de temel de aynı şekilde hissediyorum. Hala evde dinlerim. Bunu yeterince anlatamamışım sanırım. Barış Manço'nun başarıları ortada ve benim herhangi bir Türk sanatçıya hele de Bariş'a çamur atmak gibi bir amacım olmadı, olamaz da. Türk olmaktan herzaman gurur duydum ve bizi yurtdışında temsil eden herkesi gönülden destekledim.

İşin özüne gelince YouTube'daki şu clipleri izleyin ve gerçeği görmeye çalışın:
http://www.youtube.com/watch?v=q4_pJGDsVr4
7.sn'de, 2.dk'da balkondan gözüken, Türk bayrağıyla beraber Soka Gakkai bayrağını sallayan halen SGI'ın başkanlığı yapan Daisaku İkeda.

http://www.youtube.com/watch?v=vtSwre947nY&feature=related
Bu video'da Bariş Soka Gakkai'nin üniversitesi, Soka'ya varıyor. İkeda konser salonunda konser başlıyor.

Japonca bloglarda Barış'ın İkeda-san'la 2 defa karşılaştığı ve onu "babam" olarak çağırdığı yazıyor.

Değerlere sahip çıkmak-çıkmamak ya da Barış'ı karalamakla ilgisi yok bunların. Kişisel elde edebileceğim birşey de yok. Yalnızca gerçek. Buraya kadar gelmesi de başlı başına bir başarı. Bizim sandığımız gibi Japonya'da çok ünlü olduğu doğru değil. O kadar.

Adsız dedi ki...

BU SİTEYİ HİÇ BEĞENMEDİM

Adsız dedi ki...

BU SİTE ÇOK GÜZEL İYİ NİYETLİ BİR SİTE

Taylan dedi ki...

Beğenen de beğenmeyen de sağolsun.

Nedense bazı okuyucular konuyu ulusal onur açısından ele alıyor. Bariş Manço o dönemde elinden gelenin en iyisini yaptı. O ya da bu şekilde bizi temsil etti buralarda. Tek nokta buralarda herkezin bildiği bir şarkıcı değildi. Tek fark burada. Konuyu bu kadar alınganlık noktasına getirmek yine bizlere özgü bir özellik olsa gerek.

Adsız dedi ki...

hi, ortakrenkler.blogspot.com!
[url=http://cialisdea.fora.pl/] cialis bestellen rezeptfrei[/url] [url=http://cialisdeb.fora.pl/] cialis online[/url] [url=http://cialisdec.fora.pl/] cialis kaufen [/url] [url=http://cialisded.fora.pl/] cialis bestellen online[/url] [url=http://cialisdee.fora.pl/] cialis bestellen ohne rezept[/url] [url=http://cialisdef.fora.pl/] cialis bestellen rezeptfrei[/url]

naz dedi ki...

Öncelikle şunu söylemek isterim, blogunuz gerçekten takibe takdire değer bananecilik yapmayıp bunları anlatıp aktarmanız gerçekten hoş bir davranış çoğu yurt dışında olan vatandaşlarımız böyle özveride bulunmuyorlar bu yüzden teşekkürler...şimdi esas konuya geleyim her ne kadar bu yazının paylaşımından 2 sene gibi uzun bir zaman geçsede yazmam lazım yoksa içimde kalır sinirden patlarım...Bu yorumu sevgili çok bilmiş büyük insan adsız türkçe öğretmenine ithaf ediyorum kusura bakmayın beyfendi yada hanımefendi artık herneyse sizi boşuna değil gözleri kapalı türkçe öğretmeni yapmışlar hiç bişe yapamıyosan bile dönüp tekrar baştan okusaydın ne söylenmek istediğini net bir şekilde anlardın biliyorum bu yazıyı okuyamayacaksın ama sabah sabah bütün cinlerim tepeme çıktı bide herkesin değerlerine sıkıca sarılmasını tavsiye ediyorsun öyleyse bende bir tavsiyede bulunayım çokda sevdiğim bi sözdür önce kendini geliştir sonra kimi istiyorsan eleştir değerlere gelince unutma ki bizim en büyük değerlerimizden biri hoşgörüdür (HOŞGÖRÜ) emek harcanarak yazılmış doğru yada yanlış bi yazıya saçmalık demek hoş olmamış...bitti.
blog sahibinden çok özür diliyorum.

bulent28 dedi ki...

Çokmu önemli kimin çağırdığı. Bizde tabiki çocuk değildik biliyoruz heralde onu tüm japonya tanımıyodu yani. Bütün bu yorumlardan Barış Mançonun isminin önemi üzerine çağrıldığını görüyorum ki buda bi başarıdır. Kimin çağırdığı önemlimi? Japonda devlet başkanı olsa ne olacaktıki sanki tüm japonlar tanıyacak mıydı? Hayır. Benim gördüğüm Barış Manço Türk insanını takdir edilecek bi şekilde temsil etmiştir. Onu tebrik ediyorum...

Adsız dedi ki...

Arkadaslar Barıs Manco'yu ben de cok severim. Kendisi cok müstesna bir insan ve cocuklugumuzdan beri bir cogumuzun kalbinde yer etmis dünya tatlisi bir insandır. Ikeda dunya barisi icin calisan bir aktivist olarak goruluyor, Manço Ikeda ile ilişki kurarken onun dunya barisina yonelik fikirlerinden etkilenmis olabilir. Ancak su da var ki, Ikeda, blog yazarinin söyledigi gibi Japonya kökenli bir Nichiren tarikatina bagli Soka Gakkai hareketinin baskanidir. Her ne kadar barisci bir hareket gibi gorulse de sonuc olarak kendine adam toplamak isteyen, dünyayı degistirecek olan abrakadabra sozcukleri ben biliyorum diyen bir yapidir. Saka yapiyorum sanmayin, gercekten dunyayi belli bir mantrayi tekrar ederek degistireceklerini saniyorlar. Manco bu hareketin amaclarinin ne kadar farkinda idi bilmiyorum tabi ama bu harekete karsi cok da saf olunmamasindan yanayim.

Adsız dedi ki...

Son olarak bu hareketin icinden tanidigim insanlar var, ve inanin bana, isler gostermeye calistiklari gibi degil. Ciddi bir tarikat yapisindan bahsediyoruz. Ben arastirdikca anladim. Saf olmiyalim...