Yakın bir arkadaş eski baba evini yıktırıp yeniden harika bir ev yaptırdı. Her tarafına özendiler. Mutfak turuncu, odaların birer duvarları kırmızı, tatami odasının biri yeşil, diğeri sakura pembesi.
Eve taşınacakları gün shinto rahibi (kannushi) geldi. Sunağı hazırladı. Balığı, sebzeleri, meyvaları, pirinci, sakeyi, omochi (rice cake?) dizdi. Evin dörder köşesinde kötü ruhların eve girmemesi için koruyucu muskalar koydu. Kannushi-san'a seremonin ve kullanılanların anlamını sordum. Anlattı. Kullanılanlar dağlardan, ırmaklardan ve denizlerden gelen ürünlerdenmiş. Sunağa yerleştirmede belirli bir sıra varmış. Sunağa yerleştirilen ilk baş ürünler pirinç, sake ve omochiymiş. Japonyayı besleyen tanrıdan gelen en önemli nimet pirinç olduğu için. Sonra nehirlerden gelenler ve denizden çıkanlar (tai-bream) sırayla sağlı sollu dizilirmiş. Evi ve sahiplerini kutsamakta kullanılan beyaz kagıtlı çubuğun ucundaki ip günahları ve kötülükleri çekmede, kağıtlar da emme ve yok etmede kullanılıyormuş.
Kısa bir seremoni oldu. Kannushi-san kapıda yazılı duayı tok bir sesle makamlı okumaya başladı. Ev sahiplerinin ve benim tanrılara saygı sunmamızla bitti. Yeni hayat yeni mekanda başladı onlar için.